Adana’nın tarihi ve kültürü, müzelerinin zenginliğine de yansımaktadır. Bu müzelerden en önemlisi Yeni Adana Müzesi’dir. Türkiye’nin en büyük müze kompleksi olan Yeni Adana Müzesi’nde yer alan, öküzlerin çektiği at arabası üzerinde ‘Tarhunda’ isimli Hitit tanrısının tasvir edildiği heykel, binlerce yıldan günümüze gelen bir değer olarak müzenin başyapıtları arasında görülmesi gereken eserlerdendir. Önemli müzelerden bir diğeri olan ve Adanalı önemli sinema sanatçılarının üretimlerinin sergilendiği Adana Sinema Müzesi’nde Yılmaz Güney, Şahin Kaygun, Yaşar Kemal, Abidin Dino, Muzaffer İzgü, Orhan Kemal ve Ali Özgentürk gibi önemli Adanalı sanatçılara ait özel köşeler bulunmakta olup fotoğraf ve sinema kitaplarının bulunduğu 3000 kitaplık kütüphane yer almaktadır. Filmlerinde bu coğrafyayı da anlatan Yılmaz Güney 1982 yılında Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülünü kazanmıştır. Günümüzde Yaşar Kemal Sanat Günleri ve Adana Film Festivali gibi etkinliklerde yeni yazar ve sinemacıların yetişmesi için aktiviteler düzenlenmektedir. Bu kapsamda yaratıcı endüstrilerden biri olan sinema ile ilgili önemli potansiyele sahip olan şehirde geçmişten günümüze aktif olarak devam eden oldukça fazla çalışma bulunmaktadır. Adana, her yıl sinema alanında çeşitli festivaller, organizasyonlar, film ve dizi çekimleri gibi birçok çalışmaya ev sahipliği ederek konu ile ilgili envanterini genişletmektedir.

Adana renkli bir şehir yaşamına sahip olup bünyesinden birçok yazar, şair, sinemacı ve sanatçı yetiştirmiştir. Adana, yaratıcı endüstriler alanında gastronomi ve film alanına ek olarak edebiyat alanında da potansiyeli ile ön plana çıkan yaratıcı bir şehirdir. Türkiye’nin en önemli yazarlardan biri olan Adanalı yazar Yaşar Kemal’in kitapları kırk dile çevrilmiş ve bastırılmıştır.